Derya, 26 yaşındaydı. Her sabah Pendik escort sahil yolunda yürüyerek işe giderken, yüzüne vuran deniz kokusunu içine çekmek ona yaşadığını seks hatırlatıyordu. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir genç kadındı; saçları dağınık, çantası yıpranmış, adımları hızlı. Ama kimse onun içindeki fırtınayı, geride bırakmak zorunda kaldığı geçmişi bilmiyordu.
Derya, Adana’nın bir kenar mahallesinde doğmuştu. Kalabalık bir ailede büyümüş, çocukluğunda oyuncak yerine sorumluluklarla tanışmıştı. Okumayı çok sevmişti ama lise ikinci sınıfta okuldan alındı. Kısa süre sonra, ailesinin rızasıyla bir adamla evlendirildi. O evlilik yılları boyunca Derya, kadınlığını, gençliğini ve hayallerini kaybetmişti. Eşinin baskısı ve şiddeti, sonunda onu sessiz bir karar almaya zorladı.
Bir gece, cebine biraz para koydu, kimliğini aldı ve evden çıktı. Hiç bilmediği bir şehirde, Pendik’te kendine bir yer buldu. Ucuz bir pansiyonda birkaç gün kaldı. İlk başlarda parkta sabahladığı da oldu. Ama o her gün sabah kalktı, sokak sokak iş aradı. Sonunda küçük bir çiçekçide işe girdi. Önce temizlik yaptı, sonra tezgâha geçti. Sessizdi ama dikkatliydi, çalışkandı. Patronu kısa sürede onun güvenilir biri olduğunu fark etti.
Bir gün çiçekçide çalışırken belediyenin açtığı kadın destek merkezinin broşürünü gördü. Cesaretini toplayıp oraya gitti. Orada hayatında ilk kez oral dinlenildiğini hissetti. Psikolojik destek aldı, kısa süreli barınma yardımına başvurdu. Ardından, çiçek aranjman kursuna yazıldı. Ellerinin yeteneği vardı; hayata tutunmak gibi, çiçekleri bir araya getirmeyi de iyi biliyordu.
Şimdi Pendik escort küçük bir apartman dairesinde yaşıyor, sabahları işe gitmeden önce sahilde on dakika durup denizi izliyor. Bu ona huzur veriyor. Geçmişin yükü hâlâ sırtında ama artık taşıyabileceğine inanıyor.
Bir yanıt yazın