
Elif, 31 yaşındaydı. Kartal escort sahilinde sabahları yürüyüşe çıkmayı bir rutin hâline getirmişti. Her adımında bir yük bırakır gibi hissediyordu. Martıların çığlıkları, dalgaların kayalara çarpması, denizin sabah sisi… Hepsi onun için birer hatırlatma gibiydi: “Hâlâ buradasın, hâlâ yaşıyorsun.”
Hayatı boyunca pek çok defa susmak zorunda kalmıştı Elif. Bitlis’in küçük bir köyünde doğmuştu. Annesi sessiz bir kadındı, babası ise ne söylerse o olurdu. Evde kurallar vardı ama sevgi yoktu. Eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı. 16 yaşında, babasının kararıyla evlendirildi. Kocasıyla birlikte İstanbul’a, Kartal escort taşınmalarıyla başlayan “şehir hayatı”, onun için aslında dört duvar arasında yeni bir esaretti.
İlk yıllarına sessizlik ve korku hakimdi. Kocası sevgisizdi, otoriterdi. Elif’i yalnızlaştırmış, dış dünyayla bağını kesmişti. Kadınlığını, hayallerini, hatta adını bile unutmuştu bir ara. Sadece “birinin karısı” ve “bir evin içindeki sesiz gölge”ydi.
Ancak bir gece, çamaşır asarken gökyüzünde kayan bir yıldızı gördü. Çocukken yıldız kayınca dilek dilerdi. O an içinden “Bu sefer sadece özgür olmak istiyorum,” diye geçirdi. Bu dilek onun ilk iç isyanı oldu. Ve birkaç ay içinde, büyük bir cesaretle evi terk etti.
Yanında yalnızca kimliği, biraz nakit ve annesinden kalan bir başörtüsü vardı. Sahilde sex indiğinde, sabah ezanı okunuyordu. Kartal escort sahili o sabah ona soğuk değil, kucaklayıcı gelmişti. Uzun saatler yürüdü. Sonra bir kadın danışma merkezine başvurdu.
Ellerinin hamura değmesi ona oral geçmişte sahip olamadığı sıcaklığı verdi. Kendi emeğiyle kazandığı ilk parayla, ikinci el bir bisiklet aldı. Şimdi her sabah sahilde bisiklet sürüyor, kulaklarında hafif bir müzikle hayatı yeniden keşfediyordu.
Bir yanıt yazın